x x

INFECTIOUS DISEASE

BAKTERIYOLOJİ İMMÜNOLOJİ MYCOLOGY PARASITOLOGY VİROLOJİ

 

 

VIROLOJİ
Ek
EBOLA VIRUS

Dr Richard Hunt
Professor
University of South Carolina School of Medicine

Çeviren.
Prof. Dr. Selçuk Kaya

 

 
Let us know what you think
FEEDBACK
SEARCH
 

 

 

Şekil 1
2014 Ebola salgını, Batı Afrika - Salgın Dağılımı Haritası
CDC
 

Şekil 2
2014 Ebola salgını, Batı Afrika - son durumdan bu yana geçen gün. 31 Ocak 2016 itibariyle durum
CDC
 

 

 

Şekil 3
Ebola virionların varlığı da dahil olmak üzere Ebola hemorajik ateş enfeksiyonu olan bir hastadan alınan doku numunesinde ultrastrüktürel morfolojik değişiklikler.
CDC - Cynthia Goldsmith
 

Şekil 4
Ebola virus virionu tarafından ultrastrüktürel morfoloji gösteren renklendirilmiş transmisyon elektron mikrografisi
CDC/ Frederick A. Murphy
 

Şekil 5
Ebola virus hücreden ayrılmasının ince kesit elektron mikrografisi
CDC
 

Şekil 6
Ebola Virusun renklendirilmiş Transmisyon Elektron Mikrografisi.
CDC - Cynthia Goldsmith
 

Şekil 7
Ebola Virus
CDC - Cynthia Goldsmith
 

 

Ebola virusu, insanlar ile goriller ve şempanzeler dahil olmak üzere bazı diğer primatlarda oluşan şiddetli hastalığa (ölüm oranı % 55-60) Ebola hemorajik ateşine (EHF) neden olur.

İlk olarak insanların goril veya şempanze eti yeme sonucunda hastalığa yakalandığı düşünülmüş ama şimdi bunun olası olmadığı düşünüldü. EHF zoonotik bir hastalıktır ve rezervuar konak bilinmiyor olmasına rağmen, pek çok kanıt (diğer bazı önemli zoonoz hastalıklar gibi) yarasaları hedefler. Özellikle, yarasa idrar, tükürük veya dışkı ile teması.
Virus ilk kez 1976 yılında, bildirilen 431 ölüm ve 602 hemorajik ateş vakası ile Demokratik Kongo Cumhuriyeti'nde Ebola Nehri yakınında (DKC) meydana gelen salgınla insan hastalığı ile ilişkili bulunmuştur. 1995 yılında Demokratik Kongo Cumhuriyeti'nde (315 vaka ve 254 ölüm), 2000 yılında Uganda (425 vaka ve 224 ölüm) dahil olmak üzere ve yine 2007 yılında Uganda Demokratik Kongo Cumhuriyeti'nde (413 vaka ve 214 ölüm), birçok daha yeni salgınlar olmuştur.

2014 yılında, bugüne kadar en büyük Ebola salgını meydana geldi. 2016 yılına kadar, şüpheli ve doğrulanmış vaka sayısı, 15.251'i laboratuarla doğrulanmış vaka ve 11.316 kişinin ölümüyle 28639 oldu (Şekil 1 ve 2). Bu salgının insanların genellikle yarasaları avladığı bir alan olan Gine'de bir köyde başlamış olduğu düşünülmektedir.

 

Ebola Virus
Ebola virus (şekil 3-7) Marburg virus (1967 yılında Marburg’da keşfedilen insan patojeni, Almanya’da Marburg hemorajik ateşin neden olur) ve Cuevavirus (2010 yılında Avrupa’da yarasalarda tanımlanmış) içeren Filovirus (Filoviridae) ailesinin bir üyesidir. Filoviruslar yaklaşık 80nm çapında ve birkaçyüz nanometre uzunluğunda, uzun filamentöz biçimlidir. En uzunu yaklaşık 14 µm. Bunlar konak hücrenin plazma zarını kendi membranı edinerek zarflı ve onlara kirpi görünüm veren kendi yüzeyi üzerinde bir glikolize edilmiş füzyon proteinini taşır. Genom tek iplikli (yedi genle yaklaşık 19kb) negatif sens RNA ve viruslar sadece enfekte olmuş hücre sitoplazmasında replike olup, plazma zarından tomurcuklanarak ayrılırlar.
Bilinen beş Ebola virus türü vardır:

  • Ebola virus (eskiden Zaire Ebola virus diye adlandırılmıştı). Bu Ebolavirusların en letali.
  • Bundibugyo Ebolavirus
  • Sudan Ebolavirus
  • Tai Forest Ebolavirus
  • Reston Ebolavirus. Bu ilk, Amerika Birleşik Devletleri Virginia Reston'da bir laboratuvarda yengeç yiyen makakta keşfedildi ve insanlar için patojen olmadığı düşünülmektedir.


EBOLA HEMORAJİK ATEŞ

Infeksiyon

EHF salgınları sporadik ve insanların tam olarak rezervuar konaktan virusu nasıl aldığı bilinmemektedir. Gerçekten, yüksek şüpheli olarak düşünülen yarasaların, rezervuar konak olarak henüz açık bir şekilde tespit edilmemiştir. İnsanların enfekte yarasaların tükrük, dışkı ve idrarı ile kontamine yiyecek yiyerek virusu kazanması muhtemeldir. Virus genellikle aerosolle (gripte olduğu gibi) bulaşmaz ancak viruslu kişinin vücut sıvıları (kan, idrar, ter) ile doğrudan yakın kişisel temas yoluyla bulaşır. Dolayısıyla, eğer infekte hasta izole edilir ve temas eden personel koruyucu giysiler giyerse salgın kontrol altına alınır. En yaygın bulaşma, hastaya (yıkama gibi) yakın temas bakımını yapan kişilere olmaktadır. Salgın oluşan alanlarda, hastane imkanları genellikle sağlıksızdır ve hastane enfeksiyonları vücut sıvıları, steril edilmemiş iğne ve tıbbi malzemeler ile doğrudan temas sonucu meydana gelir.

Hatta bariz iyileşme olduktan sonra, virus meni dahil olmak üzere bazı vücut sıvılarında, kalabileceği bulunmuştur. Meniden Ebola'nın eliminasyon oranının her insan için farklı olduğu görülmektedir. Bu üç ila dokuz ay sürebilir. Virus miktarının zamanla azaldığı görülmektedir.

Seksüel bulaşma

Klasik olarak, Ebola virus infekte kişinin kan, idrar gibi vücut sıvılarıyla bulaşır. 2015 yılında, hastalıklı hayatta erkeklerin menilerinde virusun olabileceği gösterilmiştir. Testis bağışıklık ayrıcalıklı bir yerdir ve vücudun başka bir yerinden temizlenmiş olabilecek viruslar burada devam edebilir. Viral RNA, enfeksiyonun başlangıcından 9 ay kadar RT-PCR ile tespit edilebilir. 2014 salgında, yaklaşık 8.000 hayatta kalan erkek olduğu tahmin edilmektedir ancak sadece yaklaşık 20 şüpheli vakada cinsel Ebola virusu bulaşması olmuştur.

Semptomlar
CDC (Centers for Disease Control) EHF için aşağıdaki semptomları listelemiştir:

  • Ateş
  • Başağrısı
  • Eklem ve kas ağrısı
  • Güçsüzlük
  • Diare
  • Kusma
  • Karın ağrısı
  • İştahsızlık

Bazı hastalarda karşılaşabilirsiniz:

  • Döküntü
  • Kırmızı göz
  • Hıçkırık
  • Öksürük
  • Boğaz ağrısı
  • Göğüs ağrısı
  • Solunum güçlüğü
  • Yutma güçlüğü
  • Vücudun iç ve dışında kanama

Semptomlar 8-10 gün en yaygın olmasına rağmen, virusa maruz kaldıktan 2 ila 21 gün sonra herhangi bir yerde görünebilir. EHF ile hasta olanların bazısını diğerlerinde olmadığı halde, iyileşmesi mümkündür. Bu nedeni henüz tam olarak anlaşılamamıştır. Bununla birlikte, genellikle, ölen hastalarda ölüm zamanında virusa önemli bir bağışıklık yanıtın olmadığı bilinmektedir.

Vakaların yaklaşık yarısında, hastalık EHF'ye ilerler. Iç kanama kusma, idrar ve dışkıda kana yol açar. Aynı zamanda gözler ve ağzın deri altında ve çevresinde görülebilir. Görünmeyen kanama da içeride ortaya çıkar ve sıvı kaybı, organ yetmezliği ile giden kan basıncında belirgin bir düşüşe neden olur. Bu ikincisi hastayı öldürür.

EHF’nin görüldüğü Ülkeler

Afrikada, Ebola HF için doğrulanmış vakaların raporlandığı (CDC):

  • Gine
  • Liberya
  • Sierra Leone
  • Nijerya
  • Demokratik Kongo Cumhuriyeti (DRC)
  • Gabon
  • Güney Sudan
  • Fildişi Sahilleri
  • Uganda
  • Kongo Cumhuriyeti (ROC)
  • Güney Afrika (ithal)


Tanı

İlk tanı semptomların spesifik olmayan doğası nedeniyle zordur. EHF başlangıç döneminde (Ebola virüsü ile enfekte bölgeye yeni seyahat gibi) şüphe varsa, özel testler vardır. Spesifik Ebola proteinleri ile ELIZA testleri, PCR ve virüsün doğrudan izolasyonu kullanılabilmektedir. Daha sonra hastada IgM ve IgG antikorları gelişir.


Destek Tedavisi

Çoğu durumda, tedavi palyatiftir. Hastanın elektrolitleri, vücut sıvıları, oksijen düzeyleri ve kan basıncı normalleştirilir. Hastada aynı zamanda herhangi bir diğer enfeksiyon tedavi edilir.

Antikor tedavisi - ZMapp

Daha fazla bakım için Amerika Birleşik Devletleri'nde Emory Üniversitesi Hastanesi 2014 salgında Afrika'da enfekte ve geri dönmüş iki Amerikalıda denenmiş daha spesifik deneysel bir tedavisi vardır. Bu terapi şimdi Batı Afrika'da hazırlanıyor. Tedavi ZMapp (çünkü bu Mapp Biopharmaceutical tarafından yapılmış) olarak adlanmıştır. Bu aşı değil çünkü aşılar patojenden antijen varlığıyla konak immun cevabını stimüle eder. Dahası, ZMapp Ebola virus proteinlere karşı önceden oluşmuş eksojen antikorları içerir. Hibridomalar anti Ebola antikor (antijen bağlama sahası (Fab)) ekstraktları kodlayan genleri ve Ebola proteinleri ile enjekte edilmiş farelerden üretilir. Genler daha sonra genetik olarak çoğu fare antikoru proteinin yerini insan proteini alacak bir geni üretmek için tasarlanmıştır. Sadece aktif bölge, antigen bağlanma yeri, fare amino asit sekansı olarak kalır. Bu fare monoklonal antikorun insanlaştınlması olarak adlandırılır. Tasarlanmış gen daha sonra, bir bitki transformasyon vektörü içine klonlanabilir ve Agrobacteriuma göre bir sistem kullanarak, Nicotiana (tütün) bitkileri enfekte edilir. Tütün bitkileri daha sonra insana uygun antikor üretir. ZMapp iki monoklonal antikor (MB003 ve ZMab) içerir, her ikisi de, çok küçük temas sonrası Rhesus macaque maymunlarının deneylerinde de etkili olduğu gösterilmiştir.

Ebola’ya Doğal İmmünite

EHF, çok nadir görülen bir hastalıktır ve Sıtma gibi hastalıklardan çok daha az insanı öldürsede endişe vericidir. Fransız Institut de Recherche le Developpement (IRD) Gabon'da insanların çoğunun anti-Ebola antikorlarına sahip olduğunu bulmuşlardır. Kırsal topluluklarda, IRD nüfusun % 15.3'inde bu antikorları buldu ama onlarda EHF veya herhangi bir hastalık semptomları hiç yoktu. Nitekim, bir Ebola salgını yaşamamış alanlarında birçok Gabonlu kişide bu antikorlar vardır. Muhtemelen onlara yine de enfekte yarasa dışkısı ile temasla geldi. Bazı köylerde ise, anti-Ebola antikorlarının prevalansı% 33.8 gibi yüksek bir düzeydedir. Ileri çalışmalar anti-Ebola antikorları eksprese eden insanların yüksek sayıdaT8 lenfositi olduğunu göstermiştir. Onlar Ebola virusa spesifik immun belleğe sahip görünmektedir. IRD araştırmacıları bu insanların belirti vermeden Ebola virus enfeksiyonunun hafif bir formunu geçirdiğinden şüpheleniyor. Kişilerin daha sonraki Ebola enfeksiyonuna doğal bağışıklık geliştirmiş olması muhtemeldir. Ama niçin hiç semptom geliştirmediği bir sırdır. Açıkça non-hemorajik Ebola enfeksiyonu belirtileri bile şiddetli ve hatırlanır olması muhtemeldir.
 

 

back3.gif (1240 bytes) Vertebralılardan Bulaşan Viral Hastalıklar Bölümüne Dönünüz

back3.gif (1240 bytes) Mikrobiyoloji ve İmmünoloji On-line, Viroloji Bölümüne Dönünüz

 


This page last changed on Wednesday, November 23, 2016
Page maintained by
Richard Hunt